RULO ÇİM KULLANIMI HAKKINDA 5 MİT
MİT 1 :
“ RULO ÇİM TESİS ETMEK İÇİN DAHA FAZLA SU HARCANIR ”
Bu düşüncenin altında yatan gerçek, rulo çimin yerine serildikten sonra bol miktarda su ile sulanmasına bağlıdır. Bu sulamanın amacı, rulo çim köklerinin toprak ile daha iyi temas sağlaması ve bu sayede kurumasının önüne geçmektir. Köklerin toprak ile teması sağlandıktan sonra kullanılan su miktarı azalmaktadır ki bu da 2-3 hafta sürer. Çim tohumu ekimi ile karşılaştırıldığında ise; tohumların filizlenmesi ve tesisi için gerekli olan su miktarının çok daha fazla olduğu ortaya çıkar. Ayrıca unutulmaması gereken bir diğer konuda tohumların çıplak toprak üzerinde kurumalarını önlemek için nemli bir ortama ve gün içinde birden fazla kez sulanmaya ihtiyaç duyduğudur. Ayrıca tohumların filizlenip çim alan tesis oluncaya ve çim olgunlaşıncaya kadar geçecek olan aylar boyunca aynı şekilde sulanmaya ihtiyaç duyacak olması da göz ardı edilmemelidir. İşte bu sebeplerden ötürü rulo çim, yeşil alanların tesisinde en az suya ihtiyaç duyulan yöntemdir.
Yapılan araştırmalarda rulo çim, çim tohumu ve hidro-tohumlama yöntemleri içinde rulo çimin en az suya ihtiyacı olduğu ortaya çıkmıştır.
MİT 2 :
“ RULO ÇİM DAHA FAZLA KİMYASALA VE GÜBREYE İHTİYAÇ DUYAR ”
Aslında, tohum kullanımı ile kıyaslandığında bu inanışın tam tersine, rulo çim için daha az kimyasal kullanıldığıdır. Rulo çim; profesyonel olarak yetiştirilmiş, sağlıklı, olgun, yabacı otlardan ve hastalıklara yol açan mikroplardan arındırılmış bir yeşil bitki örtüsüdür. Köklenmeyi sağlamak için tohum ekimine göre çok daha az miktarda gübre kullanılacaktır. Rulo çimde çok çok az miktarda yabancı ot bulunacağından herbisit uygulamasına gerek duyulmayacaktır, ancak tohum ekimi sonrasında toprakta bulunan yabancı otların istilası da başlayacaktır. Ayrıca genç bitkilerin hastalıklara yol açan bakteri ve mantari hastalıklara, yetişkin bitkilere göre daha az dirençli olduğu unutulmamalıdır. Rulo çim, gerek çok daha az yabancı ot barındırdığından gerekse olgunlaşmış bitkiler olduğundan en az düzeyde kimyasala ihtiyaç duyar. Tohum ekilen yüzeylere ise çok daha fazla miktar ve sıklıkta kimyasal uygulaması yapılması gerekmektedir.
MİT 3 :
“ RULO ÇİM, DİĞER ÇİMLENDİRME YÖNTEMLERİNE GÖRE DAHA PAHALIDIR ”
Elbette rulo çim, aynı büyüklükteki bir alanı yeşillendirmek için ihtiyaç duyulan çim tohumu miktarı ile kıyaslandığında daha pahalıdır. Ancak en iyi tohum ekme yöntemlerinin bile aynı yeknesaklıkta ve yüksek kalitede bir çim dokusunu garanti edemiyor oluşu, yüksek sulama ve kimyasal maliyetleri, yeşil alan için harcanan zaman ve işçilik, yeşil alanın kullanımının gecikmesi ve tüm bunlara rağmen ulaşılmak istenen kaliteli görünümün bir türlü sağlanamaması gibi gerçekleri dikkate aldığınızda düşük maliyetli çim tohumu uygulamasını bir kez daha düşünmeniz gerekecektir. Uzun dönemde bakıldığında tohum ekme yöntemi ile elde edilen yeşil alan maliyeti ile rulo çim maliyeti hemen hemen aynıdır. Ancak buna ara ekim maliyeti, daha fazla kullanılmak durumunda olan yabancı ot ve hastalık mücadele kimyasalları, gübreler ilave olacaktır. Ticari maksatlı yeşil alanlarda tohum ekimi yöntemi, yeşil alanın daha geç kullanılabilmesi gibi bir durum ortaya çıkarır. Örneğin bir golf sahasında kimse yarım yamalak çimlenmiş, yüzeyde taş ve çakılların bulunduğu bir sahada golf oynamak istemeyecektir. Öte yandan rulo çim kullanılması durumunda saha 4-6 hafta içerisinde üzerinde maç yapılabilecek bir duruma geleceğinden gelir kaybı en az düzeyde olacaktır. Atletik sahalarda ise rulo çim kullanımı sayesinde tohum ekim yöntemine göre 11 ay daha önce faaliyette bulunulabilir. Rulo çimin, görsel olarak sağlayacağı farkın yanında, erozyon kontrolü açısından da son derece önemli bir işlevi vardır.
MİT 4 :
“ GENİŞ YEŞİL ALANLAR ÇEVREYE ZARAR VERİRLER ”
Aksine geniş yeşil alanlar çevreye olumlu etkiler yapar. Çim bitkisi uzun zamandan bu yana sağlıklı bir çevrenin parçası olmuştur. Rulo çim, su ve çökeltileri, ağaç yongası, jüt kumaşı, Hindistan cevizi lifi örtü gibi insan yapısı bir çok materyale göre daha iyi tutmaktadır. Günümüzde çok daha fazla sayıda insan çevreye olan yararlarından ötürü rulo çim kullanımına yönelmiştir. Yeşil alanlar, güneş ışınlarını yansıtırken ısıyı, gürültüyü, karbondioksiti ve diğer hava kirleticiler abzorbe ederek çevreyi temizlemekte ve soğutmaktadır. Ayrıca solumakta olduğumuz havaya çok değerli olan oksijen ve nem vermektedir. Yeşil alanlar, gerek rüzgar gerekse su erozyonunu önlemede de rol alır. Kök bölgesinden geçmekte olan su doğal bir filtreden geçmiş gibi süzülmekte ve kirletici unsurlardan arındırılmaktadır. Tüm bunların yanında yeşil alanlar sağlıklı ve güvenli oyun ve rekreasyon alanları oluşturur. Yeşil alanlar, sessiz sedasız bir biçimde sağlıklı bir çevre oluşmasına katkı sağlar.
MİT 5 :
“ RULO ÇİM ÜRETİMİ VERİMLİ ÜST TABAKA TOPRAĞI TÜKETMEKTEDİR ”
Rulo çim üretimi bazı insanlar tarafından satıh madenciliği olarak görülmekte, verimli ve değerli olan üst tabaka toprağın her hasat ile birlikte tüketilmekte olduğunu düşünmektedirler. Gerçekler ise bu endişeleri yersiz kılmaktadır. Hasat edilen rulo çimin alt tabakası ilk bakışta verimli üst tabaka toprakmış gibi gözükse de esasında bu tabaka, ölmüş çim bitkilerine bağlı yapraklardan, kök bölümünün 1,25 cm ile 1,90 cm derinliğinde kesilen bu kökler arasında bulunan çok çok az miktardaki topraktan oluşmaktadır. Tam aksine rulo çim üretimi toprağa katmış olduğu organik maddeler ve besinler sayesinde toprağın verimini arttırmaktadır. Çim kökleri sürekli olarak gelişmekte, ölmekte, çürümekte ve yerlerine yenileri tekrar gelişmektedir. Bu organik maddeler ise toprakta bulunan toprak mikroplarını aktif halde bulunmaya zorlar ve bu faaliyet sonucunda toprağın kimyasal ve fiziksel özelliklerini gelişmektedir. Yapılan araştırmalar ortaya koymuştur ki rulo çim hasadında kesilen tabakanın altında bitkilerin kök sistemlerinin önemli bir bölümü toprakta bırakılmaktadır ve rulo çim üretimi yapılan alanlardaki topraklar diğerlerine göre % 1,9 daha fazla organik madde içermektedir. Bir başka araştırma sonucuna göre ise rulo çim üretimi yapılan alanlarda zaman içerisinde organik madde miktarının artmış olduğu saptanmıştır. Buna göre yaklaşık 4 dönüm büyüklüğündeki bir arazinin 15 cm derinliğindeki toprak katmanı yaklaşık olarak 1,000 ton ağırlığındadır ve her 4 dönümlük araziye 19 ton organik madde ilave olmaktadır. Beş yıllık bir araştırma neticesinde varılan sonuç ise; rulo çim üretimi sayesinde toprağa yılda yaklaşık olarak 1 tona eşdeğer miktarda organik madde ilave olduğudur.
1 Comment
Bir Yorum Yaz